İçeriğe geç

küçük bir bank.

Senin savaşında telaşla koşturan bi’ hiçim ben. Affet, çıkmak bilmedin hiç içimden. Gökyüzü tanıktı zamanın geriye akışına. Affet, hiçbir şey gelmedi ki elimden. Suçlusu benim… Defterlerin arasında yaşayan bi’ çocuk oldum, öldüm ama hiç yaşlanmadım. Geçmişimle geleceğim arasında konakladım. Bakışlar uzaklaştı tuhaflaşıp duraksadım.
Dünya uzaktı rüzgar saçlarına dokununca, küçük bi’ banktan gökyüzüne bakınca…
Rüyam uyuya kalmak gamzelerinin koynunda…

Senin inci mercan, benim giyotin olsun boynumda. Biliyorum ki şikayetçisindir benden… Başıma dört bin küsür bela dört bi’ yerden. Her şeyi unutup bi’ gökkuşağına tutunup kaçmam gerekli bir an evvel benden.
İbaret-i tekerrür yaşananlar hala aynı, bıraktığın yerdeyim adımlarım hala aynı.. Hala hayallerin başrolündesin…
Vapurlar, rüzgarlar, sokaklar hepsi aynı… Bi’ yanım düşünüyordu bi’ yanım donukken, bi’ baktım, yok oldum gittim, yer başımın üstünde. Sonra sesizleşti birdenbire saniyeler… Bi’ kaç adım sarhoşluk, çaresizliğe bahaneler, tanıyamadım ilk bakışta kendimi… Bu ilk değildi belli ki, gözlerimde gözlerinin izleri. Kaos benim kadar gerçek içimdeki. Yaktım içimde, senin için biçimlenen bu şiirleri… Rotam ileri fakat gözüm geçmişe bakar. Gamzelerinde filizlenen o gülümseme yalan. Bugün dünü arar, bugün dünü yakar… İstanbul gibiyim bi’ araya gelmez iki yakam…

Tarih:Bir Delinin Hatıra Defteri